Kocamı Seviyorum Ama Yarrağı Yetmiyor

Selam. Ben Sertap. Bu hikayemi evli olan kadınlara, bu büyük tadı kaçırmamaları ve hayatlarında alabilecekleri en büyük mutluluğa ulaşabilmeleri için yazıyorum. Mutlu bir evliliği olan bir çiftiz. İzmir’de oturuyoruz ve 3 yaşında bir kızımız var. Ben bir şirkette üst düzey yöneticiyim, kocam da bir reklam firmasında iyi bir mevkidedir. Evliliğimizin ilk 5 yılı boyunca çok güzel bir ilişkimiz vardı ve seks hayatımızda da gayet iyi bir birlikteliğimiz olduğunu düşünüyordum. Bunu düşünmemdeki sebeb, işlerimizin yoğun olmasına rağmen haftada bir gün sevişmemiz, seks yapmamız ve bunun bana yetmesi ve her sevişmemizde, seks yapmamızda orgazm olabilmem, kocamı sevmemdi.

Geçen yıl bir toplantı için İstanbul’a gitmem gerekiyordu. İstanbul’a gittiğimde toplantı gayet iyi geçti, ama oldukça da yorgundum. Otele gittim ve bir duş aldıktan sonra yatakta biraz uzandım. Birkaç saat uyumuşum, uyandığımda saatin 22 olduğunu fark ettim. Oldukça da acıkmıştım, bu saatte ne yiyebilirim diye düşündüm, üzerime yaz olduğu için ince bir bluz ve mini etek geçirdim, makyajımı yaptıktan sonra aşağıya otelin lobisine indim ve resepsiyona neler yiyebileceğimi sordum. O anda saat 23 olmuştu ve resepsiyondaki görevli otelin barında içecek ve yiyecek bir şeyler bulabileceğimi söyledi. Otelin barına doğru giderken o kapıdan girdiğimde hayatımda çok yeni ve güzel bir şeylerin başlayacağını nereden bilebilirdim. Bara gittim oturdum ve barmen bir sandviç hazırlayabileceğini söyledi. Barda 6-7 çift ve 5-6 yalnız erkek ve ben vardım.

Sandviçim geldi, yedim ve bir kadeh şarap içtikten sonra tam kalkacaktım ki, yalnız erkeklerden biri gözüme ilişti. Çok yakışıklı bir erkekti ve 35-36 yaşlarındaydı, gözlerimi ondan alamıyordum. Bir kadeh daha şarap içtim, sonra bir kadeh daha istedim. O sırada beklemediğim bir şey oldu, o yakışıklı genç bana doğru yaklaştı ve bana yanıma oturup oturamayacağını sordu. Çok heyecanlanmıştım, “Tabii buyurun!” dedim. Tanıştık, oturdu. Adı Hakan idi. Biraz konuştuk. Gerçekten çok yakışıklıydı, kumraldı, saçları oldukça kısa kesilmişti ve ona çok yakışıyordu. Birden sıcak bir ortam oluştu, çok iyi espriler yapıyor, beni güldürüyordu. Saat bu arada gece 1 olmuştu ve bar iyice hareketlenmişti. Romantik bir şarkı çalıyordu ve çiftler dans ediyorlardı. Hakan, “Dans edelim mi? dediğinde, hemen, “Olur! Böylesine yakışlıklı bir erkekle dans edilmez mi hiç?” dedim. Ve bunu ona nasıl söylediğime ben de şaşırdım, biraz yüzümün kızardığını hissettim.

Dans etmeye başladık ve ona dokununca bacakaramda bir sıcaklık hissetim. Sanki birden bütün kan amıma hareket etmişti. Bir süre sonra daha yakından dans etmeye başladık. Bu arada konuşuyorduk da. Aklıma birden kocam ve kızım geldi, doğru bir şey yapıyor muydum, ama ondan çok hoşlanmıştım, suçluluk duygusu hissediyor ama kendimi alamıyordum. Bu arada Hakan beni iyice kendine doğru çekmişti, vücutlarımız birbirine iyice değiyordu. İnce bluzumun altında sert ve sıcak bir şeyin bana değdiğini hissediyordum, Hakan’ın penisi kalkmıştı ve bu sıcaklık kanımı hareketlendirmişti. Ben daha da sarıldım. Yarım saat kadar dans ettikten sonra tekrar oturduğumuzda, Hakan’ın, “Daha fazla vakit kaybetmeyelim istersen!” dediğinde ne demek istediğini anlamıştım. Ama bunu yapabileceğimi hiç düşünememiştim. Kocamı düşünüyordum. Kocam beni bir keresinde aldatmıştı, ama ne de olsa o erkekti. Kızıma karşı sorumluluklarım, Hakan güvenilir bir erkek mi, hastalık kapar mıyım soruları art arda geliyordu.

Üstelik daha önce hiç bir erkeğe bu gözle bakmamıştım. Benim için tek bir erkek vardı, o da kocam idi. Elime kocamdan başka erkek eli değmemişti diyebilirim. Kocamı çok seviyordum, ona aşıktım ve hiç aklımda böyle bir fikir bile yoktu. Nedense buna benim de hakkım vardı diye düşündüm, ama yine de cesaret edemiyordum, hiç tanımadığım bir erkekle nasıl birlikte olabilirdim, daha sonra beni ve ailemi rahatsız eder miydi, beni başkalarına anlatır mıydı acaba. Büyük bir ikilemin içindeydim, ne diyeceğimi bilemiyordum, denemeli miydim bilmiyordum. Siz olsaydınız ne yapardınız acaba? Ama içimde öyle bir his vardı ki, canım seks istiyordu, yabancı bir erkekle bunu konuşuyor olmak da bana ayrı bir heyecan veriyordu. Hakan çok iyi niyetle, “Boş ver, teklifimi unut, özür dilerim, bir an seni çok istedim, cesaretim için affet!” dedi. Bir anda cesaretimi toplayıp dudaklarını öptüm. Ve o tad halen içimi kıpırdatır, harikaydı, bütün vücudum ateşler içindeydi sanki. Hemen, “Nereye gideceğiz?” dedim. “İster senin odana çıkalım, istersen benim evime gidelim, çok hoş bir evim var, nasıl rahat edersen. İstersen bize gidelim sadece uyuyalım, her şey sana bağlı!” dedi.

Beraber çıktık ve otelin park yerindeki Lüx bir Jipin kapısını açtığında, kendi kendime ne yaptığımı sorguluyordum, sarhoş değildim ve çok heyecanlıydım, ağzımın kuruduğunu hissetim. İstanbul’u pek bilmiyordum, ama Sarıyer’e doğru giderken konuşuyorduk. Kocamdan ve kızımdan bahsettim. Hakan bekarmış. Evi müstakil bir evdi ve çok güzeldi. Ne iş yaptığını sorduğumda iş adamı olduğunu söyledi. Evin içi de çok güzeldi ve zevkle döşenmişti. Salonda oturduk, karnımın acıktığını söyledim ve beni mutfağa davet etti, dolapta bir şeyler olabileceğini, bakmamı söyledi. Dolabı açtığımda çok sevdiğim o çikolatalı pastayı gördüm ve bir parça alarak salona geçtik. “Televizyon seyredelim mi?” dedim, halen çok tedirgindim. Ve bana hiç sarkıntılık etmeden konuşuyorduk. Televizyonu açtı, kumandayı bana verdi. Onun bu sakin hali beni rahatlatmıştı, huzursuz değildim artık ve TV’nin kanallarını zaplamaya başladım, paralı yayınların birinin Erotik kanalı çıktı birden karşıma. Bir kadın ve iki erkek sevişiyorlardı, paralı yayınlarda bu kadar açık pørnø gösterdiğini bilmiyordum. Kadın erkeklerden birinin penisini ağzına almıştı, diğeri de kadını sikiyordu. Çok heyecanlandım, ama Hakan’a da bakamıyordum. Hakan, “Seyretmek istersen pørnø DVDler de var, bak istersen.” dedi ve televizyonun yanındaki kütüphaneyi gösterdi.

Ayağa kalktım ama bacaklarım resmen titriyordu. Kütüphanenin yanına gittiğimde en az 100 tane pørnø DVD’den oluşan pørnø kolleksiyonu vardı. Üzerlerinde resimler de vardı. Hepsine tek tek baktım ve Hakan’a, “Ne çok film var!” dedim, güldü. Üzerinde Big Dicks (Büyük Yarraklar) yazan DVD’yi Hakan’a uzattım, seçtiğim filmi görünce gülüştük. Hakan DVD’yi Playere taktı ve “Ben bir duş almak istiyorum, olur mu? Sen seyret!” dedi, ben de başımı salladım. Hakan gitti ve ben seyretmeye başladım. Daha önce pek pørnø film seyretmemiştim, kocamla 2 kez seyretmiştik, evliliğimizin ilk yıllarında. Kocamla seyrettiğimiz filmdeki erkeklerin penisleri öyle büyüktü ki, kocamınki onların yanında küçücük kalıyordu. Kocamla penis boyları hakkında biraz yorum yapmış ve sonra da kocamın penisini ereksiyon halindeyken ölçmüştük, 16 cm idi. Ama Hakan’ın DVD’sindekiler, kocamla seyrettiğim filmdekilerden çok daha büyük ve kalındı.

Yaklaşık 20 dakika sonra Hakan banyodan geldi, üzerinde bornoz vardı ve yeni yıkanmış hali çok hoştu. “Nasıl gidiyor?” dedi. Ben de filmdeki penislerin ne kadar büyük olduğunu söyleyerek, “Baksana, bunlar gerçek değil herhalde?” dedim. Güldü. “Neden gülüyorsun?” dediğimde, “Benimki onlardan daha büyük ki!” dedi. İnanmadım, “Yalan söylüyorsun!” dedim. Yanıma geldi, “İnanamıyorsan bornozun altına bak!” dedi. Ben de, “Yalan, kesin yalan!” dedim. Bu arada, hem izlediğim filmden, hem de Hakan’la bunları konuşmaktan amımın suyu akmaya başlamış ve oldukça ıslanmıştı, külodum bile sırılsıklamdı. Hakan’ın penisi bornozun altında ve burnumun önünde duruyordu. Ben oturuyordum, Hakan ayakta duruyordu.

Hakan’ın gözlerine bakarak bornozunu aralamak için ellerimi uzattım. Bornozunu açtığımda gözlerim aşağıya kaydırdım ve kocamdan başka ilk defa bir erkeğin penisi ile karşı karşıyaydım. O kadar heyecanlanmıştım ki onu çıplak görünce, amımın ısındığını hissediyordum. Üstelik dediği gibi, penisi inik haliyle bile öyle büyük ve kalındı ki, inik hali kocamın penisinin kalkmış halinden çok daha büyüktü. Çok şaşırmıştım ve öylece birkaç saniye dona kalmıştım. Gözlerimi ondan alamıyordum, çok büyük ve kalın olmasının yanında çok da güzel bir penisti. Bir penisin bu kadar güzel olabileceğini hiç düşünmemiştim.

Tam ona dokunacaktım ki, Hakan beni kollarımdan tutarak kaldırdı ve bornozunu çıkardı. Tamamen çıplaktı ve vücudu çok güzeldi. Dudaklarımdan öpmeye başladı, ben de kollarımı boynuna dolayıp sarıldım. Kocamdan başka bir erkeğe çırılçıplakken ilk defa sarılıyordum, çok güzel bir histi. Sonra o beni öperken poposunu elledim, öyle güzel ve değişik bir duyguydu ki anlatamam. İki elimle poposunu sıkıca sıktım ve bana doğru çektim onu. Sonra heyecanla penisine baktım, ki ben ona yarrak diyeceğim, yarrağı gittikçe büyüyor ve devleşiyordu adeta. Bir elimle yarrağını tuttum ve bir elimle poposunu tutuyordum.

Hakan elleriyle eteğimi kaldırarak popomu ellemeye başladı. Hakanın yarrağını öpmek istedim, normalde penisi ağzıma almayı çok sevmezdim, kocamın penisini de mümkün olduğunca öpmezdim, yani benim midemi bulandırırdı genelde, kocam istediği halde ben öpmezdim. Ama Hakan’ın yarrağını öpmek için içimde dayanılmaz bir istek duyuyordum. Zorlukla dudaklarımı Hakan’ıın dudaklarından ayırdım ve önüne eğildim. O harika yarrak karşımda duruyordu, iki elimle onu ellerime aldım, büyüklüğünü nasıl tarif etsem, bir büyük salam kadardı. Elimde dünyanın en güzel yarrağı vardı.

Yarrağının başından öpmeye başladım, tadı çok güzeldi, kocamın penisini öperken hiç böyle hissetmemiştim. Demek ki yarrakların tadı da farklı olabiliyormuş, bu sefer hiç midem bulanmıyordu, dudaklarımı yarrağından uzaklaştıramıyordum, her milimetrekaresini öpmek, yalamak istiyordum. Hakan beni kaldırdı ve bluzumü çıkardı. Göğüslerim büyük sayılmazdı ve hafif sarkıktır diyebilirim, ama heyecandan göğüs uçlarım dimdik olmuştu. Hakan dudaklarını meme uçlarıma değdirdiğinde adeta zevkten çıldırdım. Hakan biraz sonra eteğimi de çıkardığında sadece külodum kalmıştı üzerimde. Kocamdan başka bir erkeğin karşısında sadece külodumlaydım. Aslında başka bir erkeğin karşısında soyunamıyacağımı, vücudumdan utanacağımı düşünüyordum. Kendimi pek güzel bulmuyordum, ama Hakan’dan hiç utanmadım, onun karşısında çıplak olmak hissi, onun benim göğüslerime, küloduma bakıyor olması hissi ve benim onu çırılçıplak görüyor olmam kadar harika bir şey olamazdı.

Hakan külodumun üstünden popomu, amımı okşuyordu, “Külodun ne kadar ıslanmış!” dedi. Ben de, “Bu yarrağın karşısında ıslanmasın da ne yapsın, harika bir yarrağın var, kocamın penisinin iki katından bile büyük, kocamınkini öpmeyi pek sevmezdim ama senin yarrağını ağzıma almak istiyorum, yatar mısın?” dedim. Hakan beni tutarak yatak odasına çıkardı. Yatağı oldukça büyüktü ve çarşaflar tertemizdi. Yatağa yattı, yarrağı dimdik bir abide gibi duruyordu. Hemen yarrağını öpmeye başladım. Harika kokuyordu, derin bir nefes aldım, kokusunu içime çektim. Hakan popomdan tutarak beni çevirdi ve amımı külodumun üzerinden öpmeye başladı. Harika öpüyordu. Gerçi kocamın da amımı öpmesinden hep hoşlanmışımdır. Ama evli bir kadın olarak, başka bir erkeğin dudaklarının, dilinin amının dudaklarında gezmesinin çok daha başka güzel hisler uyandırdığını fark ettim.

Külodumu çıkarıp amımı yalamaya devam ederken, ben de hayatımda gördüğüm ve o anda elimde tuttuğum en güzel yarrağı öpüyor, yalıyor, kokluyor, içime sindire sindire emiyordum. Bu arada taşaklarını da yalamayı ihmal etmiyordum, onları yalamak ayrı bir zevkti. Amım yalanırken, başka bir erkeğin o güzel yarrağını yalamak ne harika bir şey, anlatamam. Burada bir şey çok önemli, kocamı seviyordum ve onunla iyi seks yapardık, ama başka bir erkeğin kollarında olmak, başka bir erkeğin yarrağının yanında olmak, ona dokunmak öpmek, onu hissetmek öyle bir şey ki anlatamam, normalde ben böyle şeyleri hiç tasvip etmezdim ve eşini aldatan kadınlara çok kızardım.

Herhalde en az yarım saat ben onun yarrağını, o da benim amını yaladı, doyamıyordum ona. Ama artık onu içime sokmak istiyordum, ancak acaba içime girer miydi, o kadar büyüktü ki, asla içime girmez bu dedim kendi kendime. Sonra Hakan’a dönüp, “Bu benim amıma girmez, çok büyük!” dedim. Hakan, “Merak etme, kadınların Vajinası genişleyebilir, bir de çok heyecanlanınca daha da büyüyebilir!” dedi. Beni sırtüstü yatağa yatırdı ve üzerime doğru geldi, çok korkuyordum, çünkü acıdan çok korkarım.

Hakan yarrağının başını sırılsıklam olmuş amımın dudaklarına sürtmeye başladı. Ben, “Hadi ama, sik beni!” diye yalvarıyordum artık. Yarağını amıma sokarken acıyla bağırdım, çok büyüktü ve girmiyordu. Hakan, “Acıyorsa girmeyeyim!” dedi. Ben, “Hayır, deli misin? Sik beni! Onu içimde istiyorum!” diye bağırıyordum. Birkaç kez yarrağının başını sokup çıkardıktan sonra amım genişlemeye başladı ve artık hemen hemen yarısını sokuyordu. Ve ben çok mutluydum, çünkü dünyanın en harika şeyi beni sikiyordu. Ama onun hepsini içime almak istiyordum, Hakan’ın poposundan tutarak kendime çekiyor, onu daha çok hissetmek istiyordum. Artık iyice çıldırmıştım, “Beni daha hızlı sik erkeğim, benim sikicim ol!” gibi birçok şey söyledim. Yaklaşık 30-40 dakika beni hiç durmadan her pozisyonda sikti. Bu kadar uzun sikebilmesi de harika bir şeydi. Amım acıyor, ama çok büyük de zevk alıyordum, artık üst üste orgazm oluyordum. O beni sikerken defalarca kez orgazm oldum. Herhalde filmlerde gördüğümüz o mükemmel sikişme sahnelerinden çok daha güzel bir şeydi ve sanki bulutlar üzerinde uçuyordum.

5 yıl boyunca kocamın beni çok iyi becerdiğini düşünmüştüm, ama şimdi fikrim tamamen değişmişti. Kocamdan aldığım zevk bunun yanında hemen hemen hiçbir şey değil gibiydi. Böyle bir şeyi yaşayacağımı hayal bile dahi edememiştim, hiç de düşünmemiştim. Bence bu genelde Türk kadınının aptallığı gibi geliyor. Erkekler aldatabilir, biz aldatamayız, erkekler kadınlara bakabilir, her kadını sikmek ister gibi bakar, benim kocam gibi, biz kadınlar bakamayız, biz hiç bir erkeğe bu beni ne güzel siker diye bakamayız, ben de böyleydim, hiç böyle bir şey düşünemezdim. Ancak şu bir gerçek ki, sokakta gördüğümüz erkeklerin bir kısmı hem yakışıklı ve hem de güzel penisleri, yarrakları vardır ve bizi aslında şimdi sikildiğimizden çok daha güzel sikebilirler, bunları hiç düşünmeyiz. Kocam seviştikten sonra genelde, “Zevk aldın mı? Orgazm oldun mu?” diye sorardı, Penisim küçük mü?” diye sorardı. Ve ben de, “Deli misin, ben çok memnunum!” derdim, gerçekten de öyle sanırdım. Ama Hakan’ın mükemmel yarrağı ve onun mükemmel sikişi ve aldatmanın harika hissi benim fikirlerimi değiştirdi. Bunun üzerinde çok düşündüm ve yaşadıklarımı yazmaya karar verdim.

Bana çılgın diyebilirsiniz. Eskiden ben de çoğu kadınlar gibi düşünüyordum. Oysa şimdi evliliğimiz de halen güzelce devam ediyor. Artık İstanbul’a gitmeyi çok seviyorum ve artık çevremdeki erkeklere bakarken onların yarraklarını düşünüyorum, hayal ediyorum. Artık kocamla daha çok pørnø film seyrediyoruz. Kocama özellikle, “Büyük yarraklı erkeklerin filmlerinden getir!” diyebildim ve kocam da bana, “Tabii ki tatlım, yeter ki sen iste!” diyerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Bu olay bizi birbirimize daha çok bağlasa da, ben kadınlığımın tadını doyasıya çıkarmaya devam ediyorum açıkçası.